5 Mayıs 2010 Çarşamba

Düzen takıntısı ve Alka Seltzer' in gücü

Son günlerde Arda ile ilgili bir şey dikkatimi çekiyor; düzen takıntısı.
Bu eşyalarım düzenli dursun, kitaplarımı toplayayım da yerine dizeyim yada ayy oyuncaklarımı dağıttım annem söylenmeye başlamadan yerlerine koyayım şeklinde bir düzen değil tabii ki!
Bir ahenk tutturmuşken, bir oyuna dalmışken veya keyifle bir işe dalmışken etrafta olabilecek herhangi bir değişikliği protesto etme anlamında bir düzen tutkusu..
Mesela Ekin' in doğumgününde şöyle bir olay gerçekleşti:
Salonda herkes oturuyor, sadece Arda ve Ekin ayakta, Doruk ve Bilge balonları şişirip ortaya salıyorlar, hızla sönen balonlar taklalar atarak, oraya buraya çarparak irtifa keybediyor, Güm! diye bir yerlere tosluyorlar, Arda ve Ekin çılgınca gülüyor, eğleniyorlar, bizlerde onları seyredip hallerine gülüyoruz, pek eğleniyoruz. Bir ara loşlaşan odayı aydınlatmak için Bilge' nin annesi köşedeki bir lambayı yakıyor ve Arda sinir krizi geçiriyor!!!! Lamba tekrar kapatılıp, Ülkü teyze yerine oturunca Arda kendine geliyor ve balon oyunu yeniden başlıyor..
Bu hatırladığım en çarpıcı örnek..buna benzer bir dolu var..en ufak bir değişiklik olsun ortamda feci sinirleniyor!

Bir de sürekli idare ediyor bizleri, özellikle beni; sen orda dur, şöyle yap, böyle yap, kımıldama gibi..Mesela terasta 45 dakika mangalın başında dikiyor beni, hayali mamalar yiyoruz, beni durdurduğu yerin biraz yan tarafına kaymamalıyım, orda diyorsa orda işte, ne biraz sağında ne solunda! Yada en sevdiği lülüler!! O büyük renkli olanı çevirecek, ben küçük türk bayraklı olanı, yarım saat terasta lülü (rüzgar gülü) çeviriyoruz "Lyülyülyüüüü" diye bağırarak! :)



Son günlerde ben mi? Memeyi bıraktığımızdan beri 2 kez Alka Seltzer' in rahatlatıcı kollarına attım kendimi :) Özlemişim yudum hesabı yapmadan vijdan azabı çekmeden rakı içmeyi, balığın hakkını vermeyi, dostlarla sofra muhabbeti yapıp kadeh tokuşturmayı!
Hadi sağlığınıza..!

4 yorum:

Hülya Cinsçiçekçi dedi ki...

için güzelleşin toticiğim. ona benzer şeyler bizde de oluyor, hatta yazacaktım bunla ilgili. bir tür dönemsel duyarlılık snaırım. ton d mesela yemek yerken bir yere yemek dökülürse sildirmeden devam etmiyor. titiz bir insan değilim oysa ki

banu dedi ki...

Itır... teras sezonu açılmış gördüğüm kadarı ile... bu arada şu vicdan azabı yapmadan içme meselesi içimde ukte ya... hadi hayırlısı diyelim.

Hülya Cinsçiçekçi dedi ki...

aaaa bak ne buldum :)
http://montessoriegitimi.blogspot.com/2010/05/duzen.html

Itır dedi ki...

Banu açtık, pek keyif valla! Gelin en kısa zamanda..Aaa! yok biz gelcektik bu sefer size, dimi? :)

Hülya okudum hemen..güzel yazmış, duygularıma montessori yönünden tercüman olmuş..Yazarı da ayrıca tebrik ettim, kızı 22 aylıkken 38 haftalık gebe olması açısından!!!

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...